ANKARA – Demokrasi ve Atılım Partisi (DEVA) Genel Lideri Ali Babacan, partisinin üçüncü vilayet liderleri toplantısına katıldı. Burada yaptığı konuşmada gündeme ait açıklamalarda bulunan Babacan’ın konuşmasından öne çıkan başlıklar şu formda:
8 MAKAM ARACI VAR YANGIN SÖNDÜRME UÇAĞI YOK: Ülke dışından yardım alalım mı, almayalım mı polemiği başlattılar. Bir yandan Cumhurbaşkanı telefonla öbür ülkelerin önderlerini arayarak yangın söndürme uçağı talep ediyor. Öte yandan kendisine bağlı propaganda aygıtı, dışarıdan yardım eden vatandaşlarımızı devleti aciz göstermekle suçluyor. Büyük bir ayıp. Bırakın şu laf cambazlığını. Cumhurbaşkanlığı envanterinde bildiğimiz kayıtlı sekiz makam uçağı var. Yangın söndürmek için bir tane uçak yok. Cumhurbaşkanlığı filosundaki en küçük uçağın fiyatına en az 10 tane yangın söndürme uçağı alınabiliyor. Geniş gövdeli uçağın fiyatına en az 50 tane alabiliyorsunuz. Devletin kriz masasını yönetenler krizin ta kendisidir.
VATANDAŞ BURADA DEVLET YOKTU DEDİ: Geçtiğimiz pazar Manavgat’taydım. Genç bir arkadaşımız ‘Yangının başladığı günden itibaren burada devlet yoktu’ dedi. Bu çok ağır bir söz. Vatandaşın konutu yanarken, ülkenin ormanları, hayvanları yanarken ‘devlet yoktu’. Aklıma 99 sarsıntısı geldi. O gün de vatandaşımız ‘Nerede bu devlet’ diye feryat ediyordu. O gün de halkımız aslında ekonomik krizin içinde tek başına can çabası verirken, göçük altında da yalnız bırakılmıştı. Tablo farklı değil.
CUMHURBAŞKANI HÜKÜMET SİSTEMİ ÇÖKMÜŞTÜR: İktidarın ‘yükseliş’ masalı yangın karşısında çaresizliğiyle birlikte küle dönmüş durumda. 1999 zelzelesinde de bir paydaşlık hükûmeti vardı. O hükûmetin bir ortağı vardı, krizlerin ortağı Sayın Bahçeli. Bugün yeniden ekonomik kriz var, tekrar doğal afetler yaşıyoruz ve tekrar ortak. İrili ufaklı ortaklarıyla bugünkü iktidar ülkemizin yangın yerine dönmesine sebep olmuş durumda. Biz ülkemizin gücüne inanıyoruz. Ne kadar makus ve maharetsiz de yönetseler bu ülke güçlüdür. Bu ülkenin potansiyeli çok yüksek lakin hükûmeti zayıf. Yönetenler zayıf. Halkımız güçlü, idare zayıf. Cumhurbaşkanlığı Hükûmet Sistemi çökmüştür. Yetkinin merkezden yerele devredilmesi gerekiyor. Yerinden idare anlayışı bu çeşit doğal afetlerde daha değerli formda ortaya çıkıyor. Yangın söndürme faaliyetinin başlaması için Cumhurbaşkanı’nın talimatı beklenmez. Sistemin otomatik yürümesi lazım. Ona ulaşana, talimat alana, cumhurbaşkanı yurtdışında sağa sola telefon edip bulana kadar memleketin ciğerleri yandı.”
VATANDAŞTAKİ DAYANIŞMA RUHUNU ÜLKEYİ YÖNETENLERDE GÖRMÜYORUZ: Öteki beriki belediye diye ayrımcılık yaptığına şahit oluyoruz. Afet periyodunda belediyelere ‘öteki beriki’ diye bakılmaz. Vatandaşlarımızdaki dayanışma ruhunu ülkeyi yönetenlerde görmüyoruz. Bu berbat idare ülkeyi yönetebilecek bir kapasiteye sahip değil.
Haber kanalında THK’nın başındaki bireye diyalogu görmüşsünüzdür. ‘Bu uçaklara niçin bakım yapılmadı?’ diye soruyor, ‘Ben kayyum heyeti başkanıyım’ diyor. Elçiye zeval olmaz diye bir laf vardır. Herhalde onların yeni mottosu ‘Kayyuma zeval olmaz’. O denli anlaşılıyor. Niçin bu kurumu ayağa kaldırmıyorsunuz? Sebebi varsa, kapatacaksanız kapatın. Duruyorsa da ayağa kaldırın, bu ne vurdumduymazlık?”
THY’YE YANGIN SÖNDÜRME UÇAĞI İŞLETMECİLİĞİ VERECEĞİZ: Bayrak taşıyıcı havayolumuza, Türkiye’nin muhtaçlıklarını görecek sayıdaki yangın söndürme uçağının işletilmesini ve yönetilmesini işletmecilik açısından vereceğiz. Masrafları ilgili bakanlık tarafından ödenecek.
KONYA KATLİAMI: Herkesi itidalli olmaya davet ediyorum. Toplumun fay sınırlarını kaşımaktan uzak durulmalıyız. Etnik, dini, mezhebi bir provokasyona asla müsaade etmemeliyiz. Böylesine periyotlarda en değerli mevzu toplum olarak sağduyumuzu koruma edebilmektir. Türkiye’nin haysiyetli insanları eşitlik, barış, adalet anlayışından bir an bile sapmamalıdır. Ülkemizde iç gerginliğin oluşmasına hizmet eden sorumsuz açıklamalara prestij edilmemeli. Bu mevzuların latifesi yok. (DUVAR)
Gazete Duvar
