Medicana İstanbul International Hastanesi Endokrinoloji ve metabolizma Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Nujen Çolak Bozkurt, tiroid hastalıkları hakkında bilinmesi gerekenleri anlattı. Tiroid bezinin, boynun ön kısmında yer alan bir endokrin bez olarak vazife yaptığını söyleyen Prof. Dr. Nujen Çolak Bozkurt, “Metabolizmanın düzenlenmesi başta olmak üzere tiroid bezi, bedende değerli vazifeler üstlenen hormonları üretiyor. Sindirim sisteminin tertipli bir formda çalışması, bayanlarda adet tertibinin sağlanması ve daha birçok hayati vazifesi bulunan tiroid bezinde gelişen hastalıklar bu fonksiyonlarda önemli problemlerin oluşmasına neden oluyor. Hipotiroidi, hipertiroidi, hashimato tiroiditi, tiroid bezi tümörleri ve guatr üzere birçok hastalık çeşidi çeşitli nedenlerden kaynaklanan tiroid hastalıkları ortasında yer alıyor” dedi.
Tiroid bezi bedende birçok fonksiyonu olan hormonları üretiyor
Prof. Dr. Nujen Çolak Bozkurt, “Tiroid bezi, iki kıymetli tiroid hormonu olan triiyodotironin (T3) ve tiroksin (T4) hormonlarını üretiyor. Bu iki hormon bedende metabolizma suratının belirlenmesi, metabolik misyonların yerine getirilmesi, hipertiroidinin önlenmesi, sindirimin düzenlenerek kabızlık ve ishal üzere bozuklukların önlenmesi üzere kıymetli misyonları yerine getiriyor. Tiroid bezinden T3 ve T4 hormonlarının salınımını ise beyindeki hipofiz bezinden salgılanan TSH hormonu düzenliyor. Bedende üstlendiği hayati vazifeler nedeniyle kalp atış suratı ve ritminin düzenlenmesinden beden kütlesinin istikrarda tutulmasına kadar birçok hususta tertibin korunması için tiroid bezinin sağlıklı bir halde çalışması gerekiyor” tabirlerini kullandı.
Tiroid hastalıkları bu belirtilerle kendini gösteriyor
Prof. Dr. Nujen Çolak Bozkurt, tiroid hastalıklarının ülkemizde çok yaygın olarak görüldüğünün altını çizerek, “Özellikle ailesinde guatr, tiroid bezi nodülleri yahut rastgele bir tiroid hastalığı bulunan bireyler çok daha fazla risk altında olabiliyor. Ayrıyeten boyun ve baş kısmını etkileyen radyoterapi tedavileri alan hastalar, sigara içenler ve menopoz sonrası devirdeki bayanlar da başkalarına oranla tiroid hastalıklarına daha yatkın. Bu şahıslar başta olmak üzere tüm bireylerin tiroid hastalığı belirtileri konusunda dikkatli olması gerekiyor” diye konuştu.
Tiroid hastalığı belirtileri
Prof. Dr. Nujen Çolak Bozkurt, tiroid hastalığı belirtilerinden şu halde bahsetti: “Halsizlik ve yorgunluk, kalp atış suratı bozuklukları, ani kilo alma yahut kilo verme, depresyon ve anksiyete üzere ruhsal meseleler, daima uyku hali ve sabahları yorgun olarak uyanma, bayanlarda adet tertibinin bozulması, tekrarlayan kabızlık ve ishal problemleri, hafızaya ait problemler, konsantrasyon zahmeti; saç, kaş ve kirpiklerin dökülmesi, el ve ayaklarda üşüme, karıncalanma, uyuşma üzere meseleler, beden ısısına ait meseleler ve çok terleme”.
Tedavi uygulamaları, tiroid hastalığının çeşidine nazaran değişkenlik gösteriyor
Prof. Dr. Nujen Çolak Bozkurt, halk ortasında genel olarak tiroid hastalığı biçiminde bilinse de tiroid bezine ait çok sayıda farklı hastalık çeşidi bulunduğunu belirtti. Bozkurt, “Bunlardan en yaygınları hipotiroidi, hipertiroidi, Hashimato tiroiditi ve tiroid kanseri. Hipotiroidi hastalığında tiroid bezinin yetersiz çalışması, hipertiroidide ise tam aksine fazla çalışması kelam konusu oluyor. Hipotiroidi hastalarında T3 ve T4 hormonlarının yetersizliği nedeniyle tiroid bezi çok fazla çalıştığından büyüyor ve genişliyor. Bu durum guatr ismi verilen uzunluğunda şişme durumuna yol açıyor. Metabolizma suratının yavaşlamasına bağlı olarak kilo alımı ortaya çıkıyor. Hipertiroidi hastalarında ise metabolizma suratının artması sonucunda çok güç harcaması, çarpıntı, terleme, kilo kaybı üzere meseleler gözleniyor. Otoimmün bir hastalık olan Hashimato tiroiditi, bedenin kendi savunma sisteminin tiroid bezini düşman olarak algılayarak hasara yol açması nedeniyle oluşuyor ve guatr ile benzeri belirtiler gösteriyor. Öteki bir hastalık olan tiroid bezi nodülleri ise iyi huylu yahut makus huylu olabilir. Tiroid hastalığı belirtileri taşıyan bireyler hastanelerin Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları ünitelerine başvurarak ayrıntılı muayeneden geçmelidir. Bu hastalıkların araştırılmasında kullanılan teşhis metotları ortasında doktor tarafından yapılan fizikî muayene, ultrason üzere tıbbi görüntüleme teknikleri, biyopsi, kan testi üzere uygulamalar yer alıyor. Tedavi uygulamaları ise tiroid hastalığının çeşidine nazaran değişkenlik gösteriyor. Hastaların büyük bir kısmında hormonal nizamı sağlamaya yardımcı ilaç tedavileri uygulanıyor. Otoimmün hastalıklarda savunma sistemini düzenleyici kimi ilaçlar, tiroid kanseri olgularında ise cerrahi tedavi, kemoterapi ve radyoterapi uygulamalarına başvurulabiliyor” dedi.
Erken devirde tespit edilmeli
Prof. Dr. Nujen Çolak Bozkurt, tiroid hastalıklarının erken periyotta tespit edilmesi ile guatr üzere ilerlemiş olguların önlenebildiğini, kanserlerin ise yayılım göstermeden tedavi edilebildiğini belirtti. Bozkurt, birebir vakitte çocuk hastalarda tiroid hastalıklarının denetim altına alınmasının zeka gelişimi ile sağlıklı büyüme ve gelişme açısından çok kıymetli olduğunu söyledi. Bozkurt, rutin sıhhat taramaları ile tiroid hormonlarının nizamlı olarak denetim ettirilmesini, belirti gösteren hastaların ise bir an evvel muayeneden geçmesini önerdi.
Haber7
